İçeriğe geç

İttihat ve Terakki Cemiyetinin kuruluş amacı nedir ?

İttihat ve Terakki Cemiyetinin Kuruluş Amacı: Ekonomi Perspektifinden Bir İnceleme

Giriş: Kaynakların Sınırlılığı ve Seçimlerin Sonuçları

Bir ekonomist olarak, her seçimin bir fırsat maliyeti taşıdığını ve her kaynak kullanımının belirli sonuçlar doğurduğunu bilmek önemlidir. Bu perspektifle, tarihin önemli olaylarını analiz etmek, sadece siyasal ve toplumsal değişimleri anlamamıza değil, aynı zamanda ekonomik dinamikleri de kavramamıza yardımcı olur. İttihat ve Terakki Cemiyeti’nin kuruluşu, sadece bir siyasal hareketin doğuşu değil, aynı zamanda Osmanlı İmparatorluğu’nun son dönemindeki ekonomik yapıyı yeniden şekillendirmeye yönelik bir girişimdi. Bu cemiyetin kuruluş amacını anlamak, kaynakların etkin kullanımını ve bireysel kararların toplumsal sonuçlarını daha iyi kavramamıza olanak tanır.

İttihat ve Terakki Cemiyetinin Kuruluş Amacı

İttihat ve Terakki Cemiyeti, 1889 yılında Osmanlı İmparatorluğu’nun çeşitli sorunlarına çözüm arayan bir grup subay ve entelektüelin bir araya gelmesiyle kuruldu. Cemiyetin temel amacı, Osmanlı İmparatorluğu’nun modernleşmesini sağlamak ve devleti içinde bulunduğu ekonomik ve siyasal krizlerden kurtarmaktı. Ancak bu amacın daha derin bir ekonomik temele dayandığı söylenebilir. Osmanlı Devleti, 19. yüzyılın sonlarına doğru giderek artan bir dış borç yükü, verimsiz tarım yapıları ve merkezi yönetimin zayıflığı gibi yapısal sorunlarla karşı karşıyaydı. İttihat ve Terakki Cemiyeti, bu sorunlara çözüm ararken devletin ekonomideki rolünü yeniden şekillendirmeyi hedeflemiştir.

Merkeziyetçi Ekonomi ve Devletin Rolü

İttihat ve Terakki’nin ekonomik bakış açısının en belirgin özelliği, merkeziyetçi bir ekonomi modelini savunmalarıydı. Osmanlı İmparatorluğu’nun gerilemesinin sebeplerinden biri, devletin ekonomik alandaki zayıf yönetimiydi. Cemiyet, güçlü bir devlet müdahalesi ile ekonomiyi yeniden canlandırmayı amaçladı. Bunun için, devletin sanayi ve ticaret hayatına daha fazla dahil olmasını ve yerli üretimi desteklemesini önerdiler. Bu yaklaşım, serbest piyasa ekonomisinin temelleriyle doğrudan çatışıyordu.

Devletin ekonomiye müdahale etmesi, merkeziyetçi bir yapının oluşturulması, ticaretin ve sanayinin devlet eliyle kontrol edilmesi fikri, kısa vadede ekonomik istikrar sağlamayı hedeflese de, uzun vadede piyasaların doğal dinamiklerini kısıtlayarak verimsizliklere yol açmıştır. Burada, devletin müdahalesinin, piyasa oyuncularının kararlarını nasıl etkilediği ve bunun ekonomik refah üzerinde ne gibi olumsuz sonuçlar doğurabileceği üzerine düşünmek gerekir.

Bireysel Kararlar ve Toplumsal Refah

İttihat ve Terakki Cemiyeti, Osmanlı İmparatorluğu’nu modernleştirmek amacıyla ekonomik müdahaleler yapsa da, bu müdahaleler her bireyin kararlarını ve toplumsal refahı nasıl etkiledi? Cemiyetin ekonomik planlamaları, yalnızca devletin değil, aynı zamanda bireylerin ekonomik kararlarını da derinden etkilemiştir. Osmanlı’da sanayi ve ticaretin devletle entegre hale gelmesi, bireysel girişimciliği kısıtlamış ve özgür piyasa koşullarını engellemiştir.

Bireysel kararların bu şekilde kısıtlanması, daha geniş bir ekonomik perspektife bakıldığında toplumsal refahın artmasına katkı sağlamamıştır. Bunun yerine, ekonomik verimlilik ve büyüme yerine, belirli bir grup elitin çıkarları ön planda tutulmuştur. Ekonomik kararlar, yalnızca devletin çıkarlarını savunmak için alındığında, bu durum, toplumun geneline yayılan bir refah yaratmak yerine, yalnızca dar bir elitin yararına bir sistemin doğmasına neden olmuştur.

İttihat ve Terakki’nin Ekonomik Mirası ve Gelecek Perspektifi

İttihat ve Terakki Cemiyeti’nin kuruluş amacı, kısa vadede Osmanlı İmparatorluğu’nun ekonomik ve siyasal çöküşünü engellemekti. Ancak bu hedefler, uzun vadede ciddi ekonomik sorunları beraberinde getirmiştir. Cemiyetin ekonomik müdahaleleri, devletin kontrolünü arttırmış, ancak verimliliği düşürmüş ve serbest piyasa mekanizmalarını zayıflatmıştır. Bugün baktığımızda, devlet müdahalesinin sınırları ile piyasa dinamiklerinin uyumlu bir şekilde çalışmasının ne kadar önemli olduğunu görebiliyoruz.

Ekonomik açıdan, Ittihat ve Terakki Cemiyeti’nin politikaları, Osmanlı ekonomisinin yapısal reformlarla değil, doğrudan devlet müdahalesiyle kurtarılabileceğini öngörmüştür. Ancak, bu tür müdahaleler zaman içinde yerli girişimcilerin büyümesine engel olmuş, dışa bağımlılığı artırmıştır. Bugün, serbest piyasa ekonomisinin etkinliği, yalnızca devletin doğru politikaları ile değil, aynı zamanda bireysel kararların ve girişimciliğin teşvik edilmesiyle de mümkün olmaktadır.

Sonuç

İttihat ve Terakki Cemiyeti, ekonomik kalkınma adına önemli adımlar atmış olsa da, devletin piyasa üzerindeki baskıcı rolü, uzun vadede ekonomik verimliliği düşürmüştür. Gelecekteki ekonomik senaryolarda, devlet müdahalesinin sınırlarını iyi belirlemek, piyasa dinamiklerine fırsat tanımak ve bireysel girişimciliği teşvik etmek önemlidir. Bu bağlamda, İttihat ve Terakki Cemiyeti’nin ekonomik mirası, bize devletin rolü ile piyasa mekanizmalarının nasıl uyumlu bir şekilde çalışması gerektiğini gösteriyor. Ekonomik büyüme ve toplumsal refahın sürdürülebilir olması, yalnızca devletin etkin müdahaleleriyle değil, aynı zamanda serbest piyasa dinamikleri ile sağlanabilir.

4 Yorum

  1. Er Er

    1907’de Kolağası (kıdemli yüzbaşı) oldu ve 1907’de 3. Ordu’ya kurmay olarak atandı ancak Selânik’e vardığında ‘Vatan ve Hürriyet’in şubesinin İttihat ve Terakki Cemiyeti’ne ilhak edildiğini öğrendi. Bu yüzden kendi de Şubat 1908’de İttihat ve Terakki Cemiyeti’ne üye oldu (üye numarası: 322).

    • admin admin

      Er!

      Teşekkür ederim, görüşleriniz yazıya canlılık kattı.

  2. Çağıl Çağıl

    İttihatçıların ideolojisi, kendi söylemleri ve çıkardıkları gazetelerin yayın politikasına göre “İttihad-ı Anasır” yani bütün Osmanlı uluslarının birliği esasına dayanmaktaydı. Buna bağlı olarak izledikleri politika Osmanlıcılıktı. İttihatçıların Türkleştirme Siyasetiyle İlgili İddialar ve Tarih Yazımındaki … İttihatçıların ideolojisi, kendi söylemleri ve çıkardıkları gazetelerin yayın politikasına göre “İttihad-ı Anasır” yani bütün Osmanlı uluslarının birliği esasına dayanmaktaydı.

    • admin admin

      Çağıl! Sevgili dostum, sunduğunuz katkılar yazının anlatımını çeşitlendirdi ve daha kapsamlı bir içerik sundu.

Er için bir yanıt yazın Yanıtı iptal et

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Hipercasino mecidiyeköy escort brushk.com.tr sendegel.com.tr trakyacim.com.tr temmet.com.tr fudek.com.tr arnisagiyim.com.tr ugurlukoltuk.com.tr mcgrup.com.tr ayanperde.com.tr ledpower.com.tr Megapari
Sitemap
grandoperabet giriş